ANKARA-BHA
HEKİMSEN Genel Başkanı Adil Kurban, Dünya Deontoloji Birliği’nin kurulmasının zorunlu olduğunu belirterek, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının rolüne dair açıklamalarda bulundu. Kurban, konuşmasında şunları söyledi:
“Hiçbir hekim herhangi bir insanın, suçsuz insanların katline tıbben izin veremez. Karşı durmak zorundadır. Sağlık kuruluşlarına ve hekimlere saldırı yapılamaz. Hekim sana da hizmet eder, karşı tarafta da. Hekim insana hizmet eder. Sen de yaralansan sana yardım edecek. İsrail acımasız yüzünü her defasında göstererek hastaneleri vuruyor, çoluk çocuk kadın yaşlı demeden aralarında sağlıkçılarında yer aldığı insanlığı katlediyor. Hastaneden sana silahla ateş mi açıldı? Roket mi atıldı? Oraya sığınan insanları nasıl vurursun? Okulları nasıl vurursun? Bu dünyada görülmemiş bir şeydir. Bizim amacımız, savaş sırasında dahi sağlık hizmetlerinin korunmasını sağlamak ve hekimlerin insanlığa hizmet etmesini garanti altına almaktır. Buda Dünya Deontoloji Birliği’nin kurulması ile sağlanabilir”
Kurban, Dünya Deontoloji Birliği’nin sadece ulusal değil, uluslararası düzeyde hekimleri bir araya getireceğini belirterek, “Bu birlik, Avrupa’dan Türk Cumhuriyetlerine, Afrika’dan Güney Amerika’ya kadar genişleyecek. Hekimler, savaş ve kriz hallerinde sağlık kuruluşlarına yönelik saldırılara karşı açıklama yapacak, devletlere baskı oluşturacak. İnsanlar, halk, uluslararası toplum farkına varacak ki sağlık çalışanlarına dokunmak kabul edilemez” dedi.
“Sağlık çalışanlarının emeklilik hakları iyileştirilmeli”
Sağlıkçıların emeklilikte yaşadıkları sorunlara değinen Kurban, “Sağlık çalışanlarının emeklilik hakları ve yaşam standartları iyileştirilmeli. Sadece hekimler değil, hemşireler ve diğer sağlık personeli de kapsanmalı. Bir toplumda bir kesim mutlu olurken diğerlerinin sürünmesi kabul edilemez. Herkesin hakları eşit olmalı” ifadelerini kullandı.
Sağlıkçılara müjdeli haber!
OYAK tarzı yatırım ve ortaklık projelerine de değinen Kurban, “Hekimlerin ortak hareket edeceği, araç, otel ve diğer yatırımların yapılacağı bir sistem kuruyoruz. Bu projelerde herkes eşit şekilde faydalanacak. Paradan kar etmeyeceğiz; şeffaf ve etik bir şekilde yönetilecek. Amacımız, hekimlerin ekonomik olarak da desteklenmesini sağlamak” dedi.
“İlkelerimizden ödün vermeyeceğiz”
Kurban, konuşmasını, “Bu süreçte herkesin menfaati kadar menfaatimiz olmalı. Temiz ticaret ve dürüst sağlık hizmeti ilkelerimizden ödün vermeyeceğiz. Hekimler, sağlık alanında örnek bir duruş sergileyecek ve dünyada deontolojinin hatırlanmasını sağlayacak” sözleriyle tamamladı.
“Hekimlik Meslek Kanunu Taslağı"
HEKİMSEN Hekimlik Meslek Kanunu Taslağı’na ilişkin konuşan Uzm. Dr. Kurban şöyle dedi:
“Yasa tasarısı sağlık sisteminde huzuru ve adaleti tesis edecek. Hem hekimleri hem de vatandaşları rahatlatacak. Aynı zamanda düzenleme ile sağlık giderleri azaltılacak, tıbbi hataların da önüne geçilecek. Son birkaç bölümde çok spesifik, uzmanlaşmış insanlardan ayrıca destek aldık. Türkiye’deki sağlık sisteminde huzuru sağlayacak, adeta barışı tesis edecek, hiyerarşik olarak hakkaniyetli bir dağıtım getirecek. Maaşlarda da, mesela başımızda hiçbir zaman marjinal güçlerin işgal ettiği Sivil Toplum Kuruluşları (STK) bu şekilde olmayacak.
Kısmen Tabipler Birliği, bütün ekipler tarafından temsil edilecek. Deontoloji, bizim tıp ahlakımızı ilgilendiren, zanaatımızı anlatan bir ifade, bir bilim dalıdır. Deontoloji bölümüyle tüm dünyada aslında bakarsanız bir süre sonra hekimlerin ‘Deontoloji Birliği’ kurma çabaları gerçekleşecek. Bu kurum, dünya hekimlerini bir araya getirecek. Bu da ne sağlayacak? Dünya barışına çok büyük katkısı olacak" ifadelerini kullandı.
Dünya barışı üzerinde hekimlerin çok büyük etkisi olacağını aktaran Kurban, "Çalışmamızda Hekimsen Sendikası olarak devleti temsil etmiyoruz. Sosyal Güvenlik Kurumu’nu da (SGK) temsil etmiyoruz. Devletin bir kurumu da sadece değiliz. STK bağlamında da eskiden, 40-50 yıl önceye kadar insanlar emekli oldukları zaman aldıkları maaşla ev alabilirlerdi, araba alabilirlerdi ya da çocuklarını evlendirebilirlerdi. Şimdi emekli olduklarında maaşla ne ev ne araba alabilirler. En fazla ikinci el bir araba alabilirler. Bunu da bir kenara bırakın, kendi çocuklarını evlendirecek olsalar kendilerine para kalmaz. Bu şekilde bir durum söz konusu" dedi.
"Hekim başına düşen hasta sayısı azalacak"
İlaç kullanımın ve sağlık giderlerinin azalacağına dikkati çeken Kurban, "Bu yasa tasarısı içerisinde öyle bölümler var ki, mesela malpraktis hekimlerin korkacak bir durumu kalmadı. Devletimiz de bu işten çok karlı çıkacak, milletimiz de karlı çıkacak ve tıbbi hatalar azalacak. Sonuçta bundan kim zarar edecek derseniz, kavga çıkmasını isteyenler, huzursuzluk çıkmasını isteyenler, bu millete fitne sokmak isteyenler. Bunlar bundan rahatsız olacak. Mesela bu yasa tasarısı sağlık giderlerini azaltacak. Belki yarı yarıya azaltacak. Neden azaltacak? Çünkü ilaç kullanımı azalacak. Türkiye ilaç üretecek. O da olayın başka bir yönü. Yine hekim başına düşen hasta sayısı azalacak. Bu şekilde hekimler hastaya daha çok vakit ayırabilecek. Gereksiz tetkik de istemeyecekler, bundan sonra daha az isteyecekler. Biz aslında gereksiz yapılacak her şeyi sağlık sistemi içerisinde temizlemeye çalışacağız" diye konuştu.